Günümüzde her yaştan birçok insan aile baskısının psikolojik sağlık üzerindeki etkilerine maruz kalmaktadır. Aile, bireylerin gelişiminde, hayata bakışlarının şekillenmesinde önemli ve oldukça etkili bir rol oynar. Bu nedenle aile baskısının insan psikolojisi ile nasıl ilişkilendirildiğini anlamak kritik bir konudur.

Aile Baskısı Nedir?

Aile baskısı çocuk, ergen, yetişkin hatta ileri yaştaki kişilerin bile etkilenebileceği, kişilerin kararlarına, yaşam tarzlarına, tercihlerine ve davranış biçimlerine yönelik doğrudan veya gizil biçimde uygulanabilen baskı türüdür. Kişilerin tutumlarını yönlendirme, değiştirme ve yeniden şekillendirme amacı taşır. Özellikle aile üyelerinin mizaçları arasındaki çatışmalarla tetiklenme ihtimali yükselir. Ailelerin baskıcı davranış sergileme motivasyonları genelde iyi niyetle olsa da toplumsal kurallar, dini kurallar ve ayıplanma/dışlanma kaygısı çevresinde şekillenir. Bu sebeple aile baskısı her ailede farklı biçimde gözlenebileceği gibi aynı ailedeki üyelere de farklı şekilde yansıtılabilir. Kişilerin cinsiyeti, yaşı ve mizaç yapısı aileden göreceği baskı biçimini ve yoğunluğunu etkileyebilir.

Aile baskısı kişinin meslek seçimine, kariyer planlamasına, arkadaş ya da partner seçimine, yaşam tarzına yönelik olabilir. Kişinin yaşından bağımsız olarak eve giriş çıkış saatlerinin, kiminle ve hangi geleneklerle evleneceğinin, ne zaman çocuk yapacağının, patronuna/öğretmenlerine nasıl yaklaşması gerektiğinin, giyim tarzının aile tarafından belirlenmeye çalışılması şeklinde gözlemlenebilir. Bu baskı kişide sıkışmışlık hissi ve düşük benlik saygısı gibi psikolojik ve sosyal açıdan etkilere sebep olabilir. Ek olarak bu psikolojik etkilerin sonucunda kişilerde karın ağrısı, kas tutulmaları, baş ağrısı, mide bulantısı gibi fiziksel semptomlar da gözlemlenebilir.

Aile Baskısının Zararları Nelerdir?

Mizaçtan yola çıkılarak oluşturulan karakter ve kişilik yapılarının en belirleyici faktörlerinden birisi aile ve toplum öğretileri ile kişinin ailesiyle kurduğu ilişkinin biçimidir. Ailenin çocuğa yaklaşım biçiminin sonuçları çocuğun da yetişkinlik hayatında kendisine ve çevresine yaklaşım biçimini etkilemektedir. Bu sebeple aile baskısına maruz kalan kişilerde düşük özsaygı, duygusal sorunlar, kaygı, depresyon, kısıtlanmışlık hissi, aşırı temkinlilik, karar ve sorumluluk almada güçlük, antisosyal davranışlar, sosyal içe çekilme, çatışmalı aile ilişkileri, ayrışamama gibi birçok sonuç sayılabilir.

Aile Baskısı ile Nasıl Başa Çıkılır?

Aile baskısı ile baş edebilmek için geliştirilecek olan mekanizmalar sürdürülebilir ve kişinin yapısına ve mizacına uygun olmalıdır. Ayrıca aile üyelerinin mizaç tiplerini bilmek ve anlamak da aile içinde dengeyi yaratabilmek için çok önemlidir. Bu sebeple mizaç temelli psikoterapi desteği alması oldukça önemlidir. Aile baskısının, baskıya maruz kalan bireyi ve baskıyı uygulayan aileyi kapsayacak şekilde hazırlanmış aile danışmanlığı süreci ile desteklenmesi baskı ile baş etme sürecini kolaylaştıracak kritik faktörlerdendir.

Kişinin aile baskısından sıyrılabilmesi için kendi sınırlarını, istekleri ve planları çerçevesinde çizmesi ve sınırlarına sahip çıkması gereklidir. Bu noktada kişinin içsel farkındalık kazanması öncelikli koşullardandır. Sonrasında kişinin kendi değerlerini şekillendirmesi, hedeflerini belirlemesi ve hedeflerine yönelik planlamalar yapması, başta aile üyeleri olmak üzere çevresindeki insanlarla açık iletişim kurması, kendine zaman ayırması faydalı olacaktır. Aile baskısı genelde kişinin erken çocukluk döneminden beri çeşitli şekillerde maruz kaldığı bir durumdur. Bu sebeple birçok koşula bağlı olan aile baskısının üstesinden gelebilmek için kişinin sabırlı olması oldukça önemlidir. Ayrıca, ebeveynlerin de mizaç yapılarını anlayabilmek, baskının sebebini anlamlandırabilmek ve bununla baş edebilmek için büyük bir önem taşımaktadır.

Aile Baskısı Kişilik Bozukluğuna Yol Açar mı?

Daha önce de değinildiği gibi aile kişinin karakter ve kişilik gelişimi üzerinde oldukça etkilidir. Bu sebeple aile ilişkileri ve aile baskısı kişilik bozukluğuna yol açacak etkiler doğurabileceği gibi bu etki her birey için farklılık göstermektedir. Kişilik bozuklukları, kişilerin düşünce tarzları, ilişki kurma ve ilişkileri yürütme biçimleri, duygusal reaksiyonları ve davranışları üzerinde etkili ve değişime dirençli olabilecek ciddi bir psikolojik durumdur. Kişinin yaşadığı yoğun ve kronik baskı, duygusal travmalar, düşük özsaygı, kimlik problemleri, genetik yatkınlık ve aile öyküsünde kişilik bozukluğunun olması bireyin aile baskısı sonucunda kişilik bozukluğu geliştirmesine yol açabilir.

Kişilik bozukluklarının tanılanma süreci karmaşık ve hassas çalışılması gereken bir süreçtir. Psikiyatrik ve psikolojik destek süreçlerinin birlikte yürütülmesi kişilik bozukluklarının önlenmesi ve tedavi edilmesinde oldukça etkili yöntemlerdir. Eğer kendinizde kişilik bozukluğu olduğuna yönelik endişeleriniz varsa ruh sağlığı uzmanlarına başvurmanız oldukça önemlidir.

Aile baskısıyla başa çıkmak, kişiliği ve ruh sağlığını korumak, kişinin çatışmalı yaşantılarla daha iyi başa çıkabilmesi, kişiliğini ve sınırlarını koruyabilmesi için oldukça önemlidir. Mizaç temelli danışmanlık kişinin bu ve benzer sorunlarla başa çıkmasına, uygun stratejileri geliştirmesine destek olabilir.

Aile Baskısı Çocuk Üzerinde Nasıl Etkiler Bırakır?

Aile baskısı her çocuğun üstünde olumsuz etkiler bırakır. Bu etkilerin çocuğu nasıl etkilediği baskının biçimi ve çocuğun mizacı ile yakından ilişkilidir. Her çocuğun mizacı çerçevesinde yönlendirilmeye, sınırlara, güvene, ilgiye ve sevgiye ihtiyacı vardır. Bu ihtiyaçlar aile tarafından baskıcı ve koşullu bir biçimde uygulandığında çocuğun yeni şekillenmekte olan karakterinde kalıcı izler bırakabilir. Örneğin “Düşük not almışsın. Beni sevsen çalışıp yüksek not alırdın.” şeklinde duygusal manipülasyon içeren baskı, çocuğun aileden aldığı sevgi için hep onları tatmin edecek düzeyde performans sergilemesi gerektiği algısını oluşturur. Bu durum çocuğun yetişkinlik hayatında benzer davranışlar geliştirmesine sebep olabileceği gibi yetersizlik, değersizlik gibi inançlar geliştirmesine de neden olabilir. Bu gibi inançların sonucunda kişinin kaygılı, depresif ya da öfkeli duygudurumlarından sıyrılması zorlaşabilir.

Sonuç olarak aile baskısı kişinin karakter ve kişilik gelişimini, günlük hayat dinamikleri olumsuz yönde etkileyen karmaşık ve önemli bir konudur. Aile baskısının farkında olmak, bireysel sınırları korumaya yönelik stratejiler geliştirmek, gerekli önemleri almak kişilerin psikolojik sağlamlıklarını korumalarına yardımcı olur. Ek olarak aile içi açık iletişim ve anlayış baskının aşılmasında kritik rol oynamaktadır.

Uyarı: psikoloji.app'deki tüm içerik ve makaleler yalnızca bilgi amaçlı oluşturulmuş ve yayınlanmıştır. Tıbbi bir tavsiye veya tedavinin yerini alması amaçlanmamıştır.
Kullanıcılar, tıbbi veya psikolojik tavsiye için her zaman bir uzmana danışmalıdır. Bir sağlık probleminiz varsa veya risk altında olduğunuzu düşünüyorsanız, lütfen derhal yardım alın.