İçindekiler

DTMM ve KAYGI

Günümüzde bir çok kişinin yönetmekte güçlük yaşadığı ve nasıl baş edeceğini bilemediği bir duygudurumu olan kaygı; korku ve endişenin hakim olduğu, birçok psikopatolojide ortaya çıkabilen ve birçoğunun da temelini oluşturan bir duygudurumudur. Kaygı ve korku, sıkça birbiriyle karıştırılan iki kavram olmasına karşın; korku ''şu anda'' algılanan tehlikeye karşı olan bir tepkiyken, kaygı beklenen bir durumla ilgili endişe duyma, gelecek ile ilgili tehdit algılama halidir. DTMM'ye göre kaygı; bireyin bilmek, anlamak ve geleceği öngörmekte zorlandığı durumlar karşısında yaşadığı belirsizliğe bağlı zorlantı olarak tanımlanabilir.

DTMM üzerinden mizaç tiplerinin kaygıyı hangi koşullarda ve nasıl deneyimlediklerine odaklandığımızda;

DTM1 mizaç tipine sahip bireyler, kusursuzluk arayışına bağlı olarak; doğru ve yanlış olanı ayırt edemedikleri ve en doğru davranışın ne olduğunu/ne yapmak gerektiğini belirleyemedikleri durumlarda kaygı yaşarlar. Bu kaygıyla baş etmek ve işleri kontrol altına almak adına müdahaleci bir tutum içinde olabilirler.

DTM2 mizaç tipine sahip bireyler, duyguları hissetme arayışına bağlı olarak; ilişkilerinde sevilip sevilmediklerinden, sosyal ortamlarda kabullenildiklerinden ve istenen/sevilen biri olarak görüldüklerine emin olamadıkları durumlarda kaygı yaşarlar. Bu kaygıyla baş etmek için kendilerini kabul ettirmek adına ısrarcı ve talepkar bir tutum içinde olabilirler.

DTM3 mizaç tipine sahip bireyler, hayran olunacak kendilik imajı arayışına bağlı olarak; bulundukları ortamda gözde olamamaya ve çevresindekileri etkileyecek nitelikleri bünyesinde bulunduramamaya karşı endişe duyma, yaptıkları işlerde etkileyici ve başarılı bir sonuç alıp alamayacaklarını bilememe gibi durumlarda kaygı yaşarlar. Bu kaygıyla baş etmek adına fazla hırslı ve hırçın tutumlar sergileyebilirler.

DTM4 mizaç tipine sahip bireyler, duyguların anlamı arayışına bağlı olarak; yaptıkları iş veya bulundukları ortamda anlam bulamama, kimlik karmaşası yaşama, değerli ve anlamlı buldukları ilişkilerini kaybetme ve terk edilme ihtimali gibi durumlarda kaygı yaşarlar. Bu kaygıyla baş etmek adına öncelikle içedönük ve durgun, akabinde ise ilişkilere tutunma çabasıyla hırçın bir tutum içinde olabilirler.

DTM5 mizaç tipine sahip bireyler, bilginin anlamına ulaşma arayışına bağlı olarak; yüzeysel veriler içinde kaybolup akıllarındaki sorulara tatmin edici yanıtlar bulamadıklarında, şüphe ve kuşkuyla baş edemediklerinde, duygusal verilere dayanarak hareket etmeye zorlandıklarında kaygı yaşayabilirler. Bu kaygıyla baş etmek adına savruk davranışlar ve dürtüsel tutumlar içinde olabilirler.

DTM6 mizaç tipine sahip bireyler, entelektüel dinginlik arayışına bağlı olarak; bilmeye ihtiyaç duydukları konuyla ilgili yeterince veri sahibi olamama, belirsizlik içinde kalma, güven odağı olarak gördükleri kişilerin tutarsız davranışlar sergilemesi gibi durumlarda kaygı yaşayabilirler. Bu kaygıyla baş etmek adına tepkisel ve hırçın tutumlar sergileyebilirler.

DTM7 mizaç tipine sahip bireyler, keşfetmenin hazzı arayışına bağlı olarak; sıkıntıyla karşılaşma ihtimali ve belirsizliği yaşadıklarında, söz konusu sıkıntıyla baş edip edemeyeceklerinden şüphe ettiklerinde ve isteklerine ulaşıp ulaşamayacaklarından emin olamadıklarında kaygı yaşayabilirler. Bu kaygıyla baş etmek adına gergin, eleştirel ve sert tutumlar sergileyebilirler.

DTM8 mizaç tipine sahip bireyler, mutlak güç arayışına bağlı olarak; çevrelerindeki insanların niyetlerinden emin olamadıklarında, bulundukları çevrede kontrolü ele alamadıklarında ve yenilgiye/ haksızlığa uğrama ihtimalleri arttığında kaygı yaşarlar. Bu kaygıyla baş etmek adına güvensiz, fazla şüpheci ve kaçıngan davranışlar sergileyebilirler.

DTM9 mizaç tipine sahip bireyler, fiziksel konfor arayışına bağlı olarak; bireysel konfor alanını nasıl koruyacaklarını bilemediklerinde, öngöremedikleri ani değişim durumlarıyla karşılaştıklarında, bütünleştikleri ilişkileri sonlandırma ihtimalleri olduğunda kaygı yaşarlar. Bu kaygıyla baş etmek adına güvensiz, hırçın ve pasif agresif davranışlar sergileyebilirler.

Uyarı: psikoloji.app'deki tüm içerik ve makaleler yalnızca bilgi amaçlı oluşturulmuş ve yayınlanmıştır. Tıbbi bir tavsiye veya tedavinin yerini alması amaçlanmamıştır.
Kullanıcılar, tıbbi veya psikolojik tavsiye için her zaman bir uzmana danışmalıdır. Bir sağlık probleminiz varsa veya risk altında olduğunuzu düşünüyorsanız, lütfen derhal yardım alın.