Kalp Çarpıntısı Nedir?

Kalp çarpıntısı, normal akışının dışında olarak kalp atışlarını hissetmek demektir. Kalp çarpıntısı çeşitli aktivitelerle daha güçlü hissedilebilir, ancak gündelik hayatı etkilemez. Çünkü normal seyrine geri döner. Kalp çarpıntısı normal akışın dışında kişinin gündelik hayatının genelinde hissedilmeye başlandığı noktada incelenmelidir. Uzmanlar, günümüzde birçok kişinin yaşadığı kalp çarpıntısının bağlı olduğu durumları iki şekilde değerlendirir. Bunlar; fiziksel problemlerden ötürü kalp çarpıntısı yaşamak ve psikolojik semptomların etkisiyle somatik olarak ortaya çıkan kalp çarpıntısıdır. Bizler bu yazımızda “psikolojik semptomların etkisiyle somatik olarak ortaya çıkan” kalp çarpıntısından bahsedeceğiz. Zira fiziksel problemden kaynaklı kalp çarpıntısı durumları tamamen tıbbın farklı alanlarıyla ilgilidir. Bu nedenle öncelikle kalp çarpıntısının kaynağını bulmak önemlidir. Birey eğer kalp çarpıntısı yaşıyor veya yaşadığını hissediyorsa, alanında uzman bir doktora görünmelidir. Eğer fiziksel olarak bir problem görünmüyorsa, o halde bizler “psikolojik semptomların etkisiyle somatik olarak ortaya çıkan” kalp çarpıntısından bahsedebiliriz.

Kalp Çarpıntısı Hangi Durumlarda Olur?

Genellikle fiziksel ve psikolojik durumların etkisiyle görülür. Bazen sadece fiziksel kökenli, bazen sadece psikolojik kökenli, bazen de hem fiziksel hem de psikolojik kökenli olabilir.

Psikolojik Durumun Kalp Çarpıntısına Etkileri Nelerdir?

Bu konuya dair birçok araştırma yapılmıştır ve sonuçlar genellikle; kaygı ve duygudurum yönetimi konusunda zorluklar yaşadığımız zamanlarda “kalp çarpıntısını” normal seyrinden daha fazla hissettiğimizi gösterir. Ayrıca uzun dönemli kaygı ve duygudurum problemleri yaşanıyorsa bu sürecin gündelik hayatı etkilemesi de araştırmalar arasındadır.

Örneğin; psikolojik bir durum olan kaygı, tehdit algısı sonucunda fizyolojik uyarılarla ortaya çıkar. Uzun süre kaygıya maruz kalan kişilerde oksijen yetersizliğinin tetiklediği fiziksel belirtiler (nefes darlığı, kalp çarpıntısı, bitkinlik, sıkıntı, kaygı, uykusuzluk) görülür. Bir araştırmaya göre; matematik testine girecek öğrencilerin test sırasında gösterdiği stres/kaygı üzerine yapılan bir araştırmada kalp çarpıntısı; kan basıncı, idrardaki adrenalin ve noradrenalin oranı diğer durumlarla karşılaştırıldığında daha fazla olduğu ortaya koyulmuştur (Pooladireyshahri 1996). Wilson (1999) kız ve erkek öğrencilerde testten 10 dakika önce nabız atışı, kalp çarpıntısı ve kan basıncını değerlendirmiştir. Bu araştırmanın sonuçları, testten 10 dakika önce ölçülen kalp çarpıntısı değerinde anlamlı artış olduğunu göstermiştir. Başka bir araştırma çok sevdiği sanatçının konserine giden bir kişinin, sanatçının sahneye çıkış anında aşırı heyecan durumuyla birlikte kalp çarpıntısı yaşadığını gösterir.

Tüm bunlar gösteriyor ki psikolojik dengemizi korumanın “kalp çarpıntısı ile” oldukça yakından ilişkisi vardır. Eğer birey yetişkinlik döneminde “psikolojik dengesini” sağlamakta zorlanıyor, yaşamın kendisini olgunlaştırmasına izin vermiyorsa; aksine kontrol etmeye, güvende hissetmeye, değişmemeye çalışıyorsa bu tarz durumlarda “kalp çarpıntısı gibi” diğer psikosomatik problemlerin görüldüğüne şahit olabiliriz.

Kalp Çarpıntısının Nedenleri Nelerdir?

Araştırmalara göre kalp çarpıntısı genellikle 3 durumda gözlemlenir;

1. Fiziksel aktivitelerden sonra: Bisiklete binme, yürüme, koşma vs. gibi durumlardan sonra görülen kalp çarpıntısı

2. Duygudurum iniş-çıkışları yaşandığında: İnsanların çok sevindiği, heyecanlandığı veya korktuğu durumlara eşlik eden kalp çarpıntısı

3. Bilişsel süreçlerin etkilediği: Bilişsel olarak kaygılı, stresli olmanın ve olumsuz düşüncelerin tetiklediği kalp çarpıntısı

Aslında yukarıda bahsettiğimiz bu üç durum da normaldir. Ancak genel olarak; bilişsel süreçlerin etkilediği kaygı durumlarının uzun sürdüğü zamanlarda, psikosomatik olarak kişinin sürekli bir kalp çarpıntısı hissettiğini duyabiliyoruz. Özellikle anksiyete ya da panik bozukluk gibi psikolojik bozukluklarda uzun süreli eşlik eden kalp çarpıntısı şikayetine sıklıkla rastlayabiliyoruz.

Kalp Çarpıntısının Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Kalp çarpıntısı eğer psikolojik kökenli bir problemse o halde kişinin “bireysel psikoterapi” sürecine başlaması önerilir. Bu noktada mizaç temelli psikoterapiler bizlere çok yardımcı olur. Çünkü “kalp çarpıntısı olarak gördüğümüz” problemin ana kaynağının ne olduğunu anlama konusunda daha hızlı ve daha da önemlisi daha doğru bir yöntem kullanmış oluruz. Ardından kişinin mizaç ve kişilik yapısına bağlı olarak bir yol haritası çizebiliriz. Unutmayın ki “kalp çarpıntısı” bir alarmdır. Bedeniniz size bir alarm veriyor ve “kendinize dönmeniz, kendinizle yüzleşmeniz ve barışmanız için” bir çağrıda bulunuyor. Eğer sizler de bu problemi yaşıyorsanız, umuyoruz ki bedeninizin size verdiği bu çağrıya yanıt verirsiniz.

Kalp Çarpıntısını Yenmenin Doğal Yolları Nelerdir?

En çok sorulan sorulardan biri de ilaç almam gerekir mi? Bu konuda net bir şey söylemek çok zordur. Çünkü ilk olarak problemin alt kaynağının ne olduğu teşhis edilmelidir. Bizler ilaç kullanımını en az tutarak doğal gelişim seyrini destekleyen bir ekip olarak bireylere; doktorlarımız ve psikologlarımızın koopere olduğu bir danışmanlık süreci sağlıyoruz.

Bireylerin bu konuda psikoterapi dışında yapabileceği diğer doğal yöntemler ise; nefes egzersizleri yapmak, stres yönetimi çalışmaları, yoga ve meditatif aktivitelerde bulunmak, ağır fiziksel hareketlerden kaçınmak, beslenme süreci ile ilgili düzenlemeler getirmek, internetten uzak durmak, doğal hayatın içinde huzur arayışlarında bulunmak yapabileceğimiz en doğal yöntemlerdir.

Uyarı: psikoloji.app'deki tüm içerik ve makaleler yalnızca bilgi amaçlı oluşturulmuş ve yayınlanmıştır. Tıbbi bir tavsiye veya tedavinin yerini alması amaçlanmamıştır.
Kullanıcılar, tıbbi veya psikolojik tavsiye için her zaman bir uzmana danışmalıdır. Bir sağlık probleminiz varsa veya risk altında olduğunuzu düşünüyorsanız, lütfen derhal yardım alın.